La Casa de Papel filmi & filmin psikolojisine uygun bir şekilde yapılan renk kullanımı kırmızıya dair.

🎨 Renk denildiğinde beni en çok heyecanlandıran konulardan biri!Kalbim ❤️ güm güm – güm güm – güm güm çokça çarparak anlatıyorum.Tecrübeyle sabit! Gelelim eğitimin kendisine… Bir filmin / dijital oyunun / hikaye kitabının bir başka deyişle görsel her nevi anlatının amacı görüntüler yoluyla izleyicilerin / bakan kişinin duyularını uyarmak ve onları belirli tepkilere yöneltmek… Hal böyle olunca renkler güçlü bir anlatım aracı olarak öne çıkıyor. Lakin renkler duyularımızı uyarıyor. Böylece bizler renkleri sadece görmüyoruz, onları kültürel ve bilinçaltı kodlarımız dolayısıyla aynı zamanda hissediyoruz.Renklerin etkin olarak kullanıldığı bir yapıda içimizde hissettiğimiz renkler vesilesiyle bir nevi o yapının içinde yaşıyoruz. Sonra diyoruz ki “Vay be! Ne etkileyici filmdi!” Nitekim; büyük başarılara imza…

🎥 KIRMIZI; aşkın, tutkunun rengidir evet… Sevgililer Günü’nde boşuna her yerleri baştan aşağı kırmızı renge boyanmış görmeyiz elbet… Peki ya sıradışılığın simgesi olarak kullanılamaz mı? Pek tabi ki kullanılır! Tıpkı Ç İ K O L A T A filminde olduğu gibi… Juliette Binoche’in hayat verdiği Vianne, her şeyden uzak, minik bir Fransız kasabasına kızı ile birlikte yerleşir… Kıpkırmızı dünyasıyla kasabanın sıradanlığına meydan okurcasına oldukça farklı ve sevimli bir çikolata dükkanı açar. Tutucu kasaba halkı bu küçük dükkanın onlara sunduğu hazlar dünyasıyla o güne kadar hiç karşılaşmamıştır. Adeta yepyeni bir hayatın varlığını keşfederler. Tabi ki çatışmasız hikaye olur mu hiç?! Bu tatmin duygusunun tadını çıkarmak isteyenler olduğu kadar onların tam karşısında…

🎥 Peki gece patlamış mısır eşliğinde, sıcacık ekoseli battaniyelerimizin altında keyifle izlediğimiz bir filmden sabah uyandığımızda hızla dışarı çıkmamız gerekirken ilham alsak… Neden olmasın?! Hele de o filmW E S A N D E R S O N gibi filmlerinde kullandığı renklere bir başrol oyuncusu gibi yaklaşan bir yönetmenin elinden çıkmışsa… Lakin ben her defasında Wes Anderson’un filmlerini izlerken sanki usta bir ressamın ellerinden çıkmış bir tabloya hayranlıkla bakar gibi buluyorum kendimi. “Henüz izlemedim.” derseniz önerimdir.Peki bu renkleri muhteşem bir incelikle kullanan yönetmenin The Grand Budapest Hotel filminden kimler nasıl ilham almış hadi gelin bir bakalım… Peki ya siz bu renk kombinasyonunu nasıl buldunuz? Günlük rutinlerinize dahil etmeyi düşünür müsünüz?